Ülkemizde son bir yıl içinde çok kullanılan bir kavram... Peki nedir algı yönetimi? Toplumun algılarını özellikle siyasette kontrol etme istenilen doğrultuda yönlendirmektir.

Televizyon, gazeteler ve sosyal medyayı etkili bir şekilde kullanıp değişik taktiklerle toplumu gerçeklerden uzaklaştırmak isteninilen siyasi çizgide tutabilmektir.

Ortaokullu yıllarımızdaki münazaralarımızı düşünün. Kurulan iki guruba bir konu verilir. Örn; (Teknoloji yararlı mı, Zararlı mı?) Hangi gurup etkili bir savunma yapmışsa münazarayı o gurup kazanır. Gerçeğin tam aksini savunan gurubun kazanması da çok görülmüştür.

İçinde yaşadığımız süreçte de basın, yayın TV. Kanalları ve sosyal medyanın çok fazla gelişmiş olması algı yönetimi taktiklerinin kullanmaya çok uygun ortam yaratmaktadır. Ben bir yurttaş olarak ülkemizin bu sıkıntılı günleri yaşamasının altında yatan nedenlerden birinin de ALGI YÖNETİMİ olduğunu düşünmekteyim.

Belki de bütün siyasi partiler söz konusu olan bu yöntemi kullanıyorlardır. Ama çok açıktır ki bu yöntemi en etkili biçimde kullanan siyasi organizasyon AKP dir. Bunu örneklerle açıklamaya çalışacağım. Daha sonrada diğer siyasi organizasyonlara yönelik eleştirilerimi ele alacağım.

AKP ikinci kez tek başına iktidar olduktan hemen sonra mevcut yasaların değiştirilmesi gerektiğini dillendirmeye başlamıştı. Haksız da değildi. İyileştirilmesi gereken çok yasa vardı.

Ama AKP bu gerçekten yola çıkarak yasaları ülke ihtiyaçları doğrultusunda değiştirmek yerine kendi siyasi ve ideolojisi lehine değiştirmeye başladı. Faydacı baskıcı yasalar çıkarmayı temel aldı.

Buna ek olarak birçok başka argüman da ileri sürüyordu.
Bu yasalar değişirse koalisyonlar olmayacak. Parlamentoda sıkıntılar yaşanmayacaktı. Ülke gül gülistan olacaktı. Çok sayıda yasayı istediği gibi değiştirmesine rağmaen düzelmek yerine işler dahada kötüleşti. Ama ne yazık ki gerçek tam olarak da öyle değildi.

Çünkü kendisi 15 yıldır ülkeyi tek başına koalisyonsuz yönetiyor ama parlamentodaki sıkıntılar koalisyonlu zamanlardan daha fazla yaşanıyordu. Ayrıca bu güne kadar on altı koalisyon hükümeti kurulmuş. Hiç birinin döneminde Türkiye bu gün yaşanan sıkıntılar kadar sıkıntı yaşamamıştı. CHP – MSP ( SHP – MHP ) Koalisyonları son örneklerdir. Ki bu günkü hükümetten çok daha başarılı işler yapmışlardır. Kıbrıs sorunu en belirgin örnektir.

Bir başka savı; Marjinal Partiler meclise giremeyecekti. Ama zaten seçim sistemimizde %10 gibi dünyanın hiç bir ülkesinde bulunmayan bir seçim barajı vardı. Ve kast edilen o partilerin hiç biri zaten meclise hiç girememişti. Ama “marjinal” partilerin üzerine düşürülen olumsuz imajla algı yönetilmiş oluyordu.

AKP 15 yıldır çoğunluğu ile ülkeyi istediği gibi yönetti. Üstelik istediği her şeyi gerçekleştirme de de hiç zorluk çekmedi. Son altı ayını da OHAL kararlarına rağmen; Sadece son birbuçuk yılda yaşananlara baktığımızda içler acısı bir durumla karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz.

İşte bu zaman diliminde 26 adet patlama ve saldırı ile toplam (500 ) ölü, 1400 den fazla yaralı, 128 Akademisyen 149 Gazeteci 100 binden fazla kamu çalışanı tutuklandı. Çok sayıda öğretmen asker polis ihraç edildi. Eğitim, emniyet adalet ve askeri kurumlar allak bullak oldu. Çok sayıda önemli gazeteciler işlerini kaybetti.

Yazdıkları gazetelerden çalıştıkları televizyonlardan uzaklaştırıldılar. Soruşturmada olan Asker, hakim , savcı, polis: ve diğer kamu görevlisi sayısı belli değil. Ülkede cirit atan canlı bombaların sayısı binlerle ifade ediliyor. Son bir yılda şehit askerlerimizin sayısı beş yüzü aşttı.

Gün geçmiyorki güneydoğudan ve Suriyeden şehit haberleri gelmesin. Gün geçmiyor ki bir-kaç kadın öldürülmesin. Ekonomik kriz dövizin baskısı had safhada...Bu bilgilerin hiç biri iddia değil gazetelerde ve televizyonlarda yayınlanmış bilgilerdir.

Yaz, yaz bitmez. Ben 60 yıllık hayatımda ülkemi bu kadar zor durumda görmemiştim. Bütün bunlara rağmen; “ EN İYİ AKP YÖNETİR. Yani onlar konuşur. AKP yapar. Savına inananların sayısı ise; ne yazık ki %45lere yakın görünüyor. İşte ALGI YÖNETİMİ bunun adıdır. 15. 01. 2017 Necat BAYRAKTAR