22 Kasım 2011 Çarşamba günüydü.Karsniya.com Sitesini açtım. Şener Öğretmen yeni bir video eklemişti siteye. Sonuna kadar izledim. Son beş yıldır gitmemiştim köyüme... İzlememek elde değildi. Çünkü hayatımın yarısı o topraklarda geçmişti. Anlatmakla tükenmez anılarım vardı. Herkes gibi. Her köşesinde olduğu gibi o mezarlıkla ilgili de anılarım vardı. Videoyu izleyince o anılardan bahsetmem gerektiğini düşündüm. Yeni nesil köylülerimize geçmişten bilgi aktarmış olurum diye.
            Türkiye siyasetinde sol siyaset konu olunca etkili ve en akla gelen aynı zamanda en çok tartışılan * 68 * kuşağı ve ona bağlı olarak *78* kuşağıdır. İlgilenenler bilir. Bu iki kuşak altmış seksen yılları arasında Türkiye siyasetine damgasını vurmuştur. Kendisi düşünceleri ve yaptıklarıyla çok tartışılmıştır. Tartışılmasının en dikkate değer nedeni de düşüncelerini hayata geçirmeye çalışmış olmasıdır. Eğer gençler Düşüncelerini hayata geçirmeye kalkmasalardı belki de dikkate alınmayacaklardı. Aynı zamanda belki de üzerlerine bu kadar gidilmeyecekti. Üstüne üstlük bir de etkileri de toplumsallaşmaya başlayınca artık egemenler otoriteleri sarsılmasın diye bu iki kuşağa cepheden saldırmaya başladılar.
      Toplumsallaşma dedim ya? İşte 78 kuşağının Kapı Köyündeki toplumsal hayata yansımalarından örnekler: 1. Gasp edilen köy meralarının ve köy içi yolların açılması, 2. Köy mezarlığının duvarla çevrilmesi 3. Düğünlerin daha bir sosyal işlerliğe kavuşması en önemlileri idi.

      Meraların Açılması Ve gençlik:
   Gasp edilen yol ve meraların açılması gençlerin köy sorunlarına yani toplumsal hayata müdahale etmek anlamına geliyordu. İşin en güzel tarafı da gençlerin hem köy ihtiyar heyetinin onayını ve desteğini alması, gasp edilen yerlerin sınırlarını belirleme işini de köyün en yaşlı kuşağından bilirkişi heyeti oluşturup belirlemeyi o heyete bırakmasıydı. Gençlere ise alınan kararların uygulanması için irade kullanmak kalmıştı. Kullandılar ve yaptılar. Ayrıca nerdeyse elli yılı aşkın köyler arası su yayla ve sınır davalarını da birkaç yıl içinde çözüme kavuşturmaları oldu. Bu devlet Mahkemelerinin de devre dışı kalması anlamına geliyordu. Sadece bu bile gençliğin üstüne gitmek için yeterli nedendi. Çünkü mahkemelerin çözmediği veya 50 yıl sürüncemede bıraktığı davalar birkaç yılda tıfıl bir gençlik tarafından çözülmüştü.

                  Köy Mezarlığı ve Köy Gençliği;
       Mezarlığımız oldukça geniş ve bayır bir alandır. Bilindiği gibi. Yılkı atlarının ve başıboş tüm hayvanların mezarlığa kolayca girip otlamaları, saatlerce orada kalmaları mezarlık sahiplerini oldukça rahatsız ediyordu. Çözüm ise mezarlığın çevrilmesi idi. İhale ile yaptırılmasına köyün bütçesi yeterli değildi. Duvarla çevrilmesi ise çok büyük emek ve iş gücü gerektiriyordu. Taş yatakları uzaktı. *KOHLAR* hatırladığım kadarıyla o zaman traktör de yoktu. *Hızek* ya da kağnı arabaları ile KOHLAR'DAN TAŞ çekilecek, köyümüzdeki duvar Ustaları olan DOĞANLAR da duvarları öreceklerdi. İşte köyümüzün gençliği toplanarak bu iş gücünü yüklendi. Bütün gücü ile taş çekme ve ustalara taş yetiştirme işini o ağır işçiliği severek omuzladı. Başarıyla sonuca ulaşıldı. Hal bu ki o dönem gençliğinin hayır işleri ile hiç alakasının olmadığı hep zararlı işler yaptığı toplumsal düzeni bozmaya çalıştığı gibi aleyhte propaganda yapılıyordu.

            Düğünlere sosyal içerik ve gençlik:
         Düğünlerin daha sosyalleşmesi ve daha modernleşmesi için gençliğin birçok çabası ve katkısı olmuştur. En önemlisi de köye sadece düğünlerde kullanılmak üzere yemek takımı kazandırmış olmasıdır. Altmış yetmiş kişilik *makara* düğün alayına* yemek vermeye hiçbir ailenin kapları yetmez bir iki kişi mahalleyi gezerek düğün öncesinde komşulardan kap kacak toplar düğün sonunda da herkesin kapları dağıtılırdı. Gençler "delikanlı parası" dediğimiz paralarla bir makara yetecek kadar kap kacak alarak köye demir baş eşya olarak kazandırdılar. Artık komşulardan kap toplamak sona ermişti. Tek tip tabak, çatal kaşıkla tüm konuklara yemek verilebiliyordu. O zamanın koşullarında bu köy için çok önemli bir kazanımdı.

22.11.2011
Necat BAYRAKTAR.

NOT; Şayet unuttuğum olmuşsa belleği güçlü arkadaşların yorumlar bölümlerine eklemelerini beklerim. Ben biraz da yazı hacmini büyütmemek için kısa geçmeye çalıştım. Köye ve Köylülerime selam.